“Kemoterapötik” olarak adlandırılan kimyasal maddelerin infeksiyon
hastalıklarının tedavisinde kullanılması 17. yüzyıldan itibaren başlamıştır.
Bu tür tedavilerin bilimsel bir temele oturması, bu yüzyılın başında Paul
Ehrlich’in “seçici toksik etki” kavramını ortaya atması ile olmuştur.
Antimikrobiyal tedavi 1935 yılında Domogk’un sulfamidleri tedavide
kullanmasıyla gelişme safhasına girmiştir.
1929’da Fleming’in gözlemlediği ve 1940’da Chain ve Flarey’in Penicillium
notatum’dan elde ettiği bir maddenin mikroorganizmalar üzerine öldürücü etkisi
ile antibiyotikler tedavide yer almaya başlamıştır.
1929 - Sir Alexander Fleming’in penisilini keşfetmesi (Penicillium
notatum) en önemli gelişme sayılır.
Antibiyotik konakçı içerisinde daima dirençle karşılaştığından dolayı,
Sürekli olarak değişmeli ve gelişmelidir.
yunus güney 2015
Yorum Gönder